Bakanlığımız öncülüğünde hayata geçirilen "Sanata Teşvik ve Sanatla Yaşam Programı" kapsamında düzenlenen ilk eğitim kursları bugün itibarıyla kapılarını açtı. Şehit yakınlarının yoğun katılım gösterdiği programda, el sanatları aracılığıyla hem üretim yapılıyor hem de dayanışma ruhu pekiştiriliyor.
Bakanlığın toplumun tüm kesimlerine sanatı ulaştırma ve sosyal bağları güçlendirme vizyonu doğrultusunda başlatılan programın ilk durağında duygusal anlar yaşandı. Şehit yakınları; unutulmaya yüz tutmuş zanaatlardan modern tasarımlara kadar geniş bir yelpazede eğitim alarak sanatın rehabilite edici dünyasına adım attı.
Geleneksel Sanatlar Modern Dokunuşlarla Buluşuyor
Program kapsamında açılan kurslarda katılımcılar; rattan ve davul derisinden aksesuar yapımı ile cam boncuk atölyelerinde eğitim alıyor. Uzman eğitmenler eşliğinde yürütülen çalışmalarda, her bir eser sabır ve emekle şekilleniyor. Atölyelerde sadece teknik beceri kazandırılmıyor; aynı zamanda katılımcılara ortak bir paylaşım alanı sunuluyor.
"Her İlmekte Sabır, Her Boncukta Umut Var"
Projenin açılışında yapılan değerlendirmede, sanatın kalpleri onaran ve hayata bağlayan gücüne vurgu yapıldı. Kurs süreciyle ilgili şu ifadelere yer verildi:
"Bu anlamlı yolculukta katılımcılarımız hem üretmenin huzurunu yaşıyor hem de sanat aracılığıyla hayata daha güçlü bağlanıyor. Her ilmekte sabır, her boncukta umut, her eserde büyük bir emek ve duygu var. Sanat, kalpleri onarırken dayanışmayı ve umudu da büyütüyor."
Üretimden Gelen Güç: Sanatla Terapi
"Sanata Teşvik ve Sanatla Yaşam Programı", şehit yakınlarının sosyal hayata adaptasyonunu desteklemeyi ve üretim odaklı bir terapi ortamı sağlamayı hedefliyor. Katılımcılar tarafından üretilen eserlerin, program sonunda düzenlenecek bir sergi ile sanatseverlerin beğenisine sunulması planlanıyor.
Bakanlık, "Birlikte üretiyor, sanatla güçleniyoruz" sloganıyla projenin kapsamını genişleterek farklı illerde de yeni atölyeler açmayı hedefliyor.