…
…
…
…
…
…
…
09 Aralık 2019, Pazartesi İstanbul,Türkiye

İİT Bakanlar Konferansı, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Teşrifleriyle Bakan Selçuk’un Başkanlığında Gerçekleşti


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’un başkanlık ettiği İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Sosyal Kalkınmadan Sorumlu Bakanlar 1. Konferansı’nın açılışına katıldı.

“Türkiye İnsani Gelişme Endeksinde 59. Sıraya Yükseldi”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, açılışı Kuran-ı Kerim tilaveti ile yapılan toplantıda yaptığı konuşmada, “Sosyal kalkınmayı konuştuğumuz bugün Türkiye insani gelişme raporunda 2018 yıl bazlı insani gelişme endeksinde 189 ülke arasında 59. sıraya yükseldi. Daha yüksek derecelere de ulaşacağız.” dedi.

“Kadına ve Çocuğa Yönelik Şiddeti Önlemeden Aile Yapımızı Güçlendiremeyiz”

Müslümanlığın en önemli alametifarikalarından birinin de aile kurumunun gücü olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün geleceğini tehdit altında gören toplumların tamamının ortak özelliğinin aile kurumunun zayıflatılması ve çarpıtılması olduğunu söyleyerek, “Ailenin güçlenmesi ve sosyal devlet ilkelerinin hayata geçirilmesi konusunda çalışan sivil toplum örgütlerimizi kendi aralarında yakın iş birliğine teşvik etmeli, desteklemeliyiz. Aile içi şiddet önüne geçmemiz gereken en önemli tehditlerden biridir. Kadına ve çocuğa yönelik şiddeti önlemeden aile yapımızı güçlendiremeyiz." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye olarak dünyanın en yaygın ve etkili sosyal politikalarını uygulayan ülkelerinden biri olduklarını, çalışan ve emeklilere mutlaka asgari güvenceler sağlandığını söyledi.

Genel sağlık sigortasının nüfusun nerdeyse tamamını kapsadığını anlatan Erdoğan, ülkemde kalitesi gayet yüksek olan sağlık hizmetlerinden yararlanmak isteyip de sığınmacılar dahil buna imkân bulamayan kimsenin olmadığını ifade etti.

Erdoğan, "Gariplere sahip çıkmak, sosyal politikalarımızın özünü oluşturuyor. Geçtiğimiz yıl 12 milyon kişiye, 43 milyar lira tutarında sosyal yardım ulaştırdık. Sosyal yardım yelpazemizi ihtiyacı olan herkesi içine alacak şekilde genişlettik." ifadelerini kullandı.

Engelliler konusunda yaptıklarıyla örnek olacak başarılara imza attıklarını dile getiren Erdoğan, "Düzenli maaş ödemesinden evde bakım hizmetine, özel bakım merkezlerinden özel eğitim kurumlarına kadar pek çok hizmetle engellilerimizi toplumsal hayata dahil ettik. 82 milyon nüfusa sahip ülkemizde, sadece 33 bin 500 kişinin resmi veya özel huzurevlerinde kalıyor olması aile yapımızın hala sağlam olduğunu göstergesidir. Gönül ister ki bu sayı sıfıra düşsün. Aile yapımız güçlendikçe bu hedefe de yaklaşacağımıza inanıyorum." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fransa Cumhurbaşkanı Macron'u sert bir dille eleştirerek "NATO zirvesinde Fransa'nın başkanı kalkıyor İslami terörden bahsediyor. Kendisine kaç kere söyledim. İslam'ın anlamı barıştır. Karşımızda susuyor. NATO zirvesinde aynı ifadeleri kullanıyor. Ne oldu şimdi; Paris'te sarı yelekliler çıktı. Hadi çöz bakalım. Durdur bakalım niye durduramıyorsun. Alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste." diye konuştu.

Batı kaynaklı tehditlere karşı çocuklara, kadınlara, yaşlılara, engellilere sahip çıkılması gerektiğini belirten Erdoğan, aile yapısının korunması gerektiğine vurgu yaptı.  

Müslümanların dünya nüfusunun yaklaşık dörtte birini oluşturduğuna dikkat çeken Erdoğan, "İslam ülkelerini böl, parçala, yut anlayışıyla emperyalist anlayış yoluna devam ediyor. İsrail'in bu hoyratlığı Batı ülkeleri ve büyük bir üzüntüyle belirtmek isterim ki kimi Arap devletleri tarafından adeta teşvik ediliyor. İletişim araçlarının Batı kaynaklı içeriklerinin yaygınlaşmasıyla ortaya çıkan erozyona karşı teyakkuz halinde bulunmalıyız. İnsanlığın bugünkü gelişmişlik seviyesinin temelleri İslam coğrafyasında atılmış olmasına rağmen Müslümanların günümüzde yaşadığı sıkıntıların sebeplerini iyi düşünmeli, analiz etmeli ve çözüm yolları üretmeliyiz.” dedi.

Kudüs ve Filistin’de yaşanan insanlık dramını anımsatan Erdoğan, “Türkiye olarak Kudüs ve Filistin'deki zulüm konusunda dile getirdiğimiz itirazlarda çoğu zaman yalnız kaldığımızı hissediyoruz." açıklamasında bulundu.

Terörle mücadele ve mülteciler konusuna da değinen Erdoğan, "Sınırlarımızı korurken, zihinlerimizin teslim alınmasına yol açacak her türlü boşluğu, her türlü çatlağı süratle doldurmalıyız. Ülkemizdeki mevcut olanlar ve sınırlarımıza yakın bölgedekilerle birlikte toplam 9 milyon kişiyi bulan potansiyel sığınmacı yükünü üstlenmeye kimsenin cesaret edemeyeceği açıktır. Dolayısıyla eninde sonunda yeni yerleşim yerlerinin inşası projemize ve sığınmacılara verdiğimiz diğer hizmetlere gereken destek verilecektir." değerlendirmesini yaptı.

“Aile Eğitim Programı ile 1.8 Milyon Vatandaşımıza Ulaştık”

Konferansın Sosyal Kalkınmadan Sorumlu Bakanlar Oturumu’na başkanlık yapan Zehra Zümrüt Selçuk, Türkiye’de sosyal kalkınma alanında önemli adımlar atıldığına dikkat çekerek, "Eğitim ailede başlar diyerek hazırladığımız Aile Eğitim Programımızda 1,8 milyon vatandaşımıza ulaştık. Aile bütünlüğünü korumaya yönelik en önemli projelerimizden biri de 'Aile Danışmanlığı' dır. Başvuranların yaklaşık yüzde 40'ı boşanmaktan vazgeçiyor." dedi.

Bakan Selçuk, Müslümanlar için yeryüzünde selamın, yani barışın yayılmasının, adaletin tesis edilmesinin, "güçlünün haklı değil, haklının güçlü" olduğuna dair bilincin artması için birer imkân oluşturduğunu dile getirdi.

Tüm kalkınma çabalarının insanı merkeze aldığını belirten Selçuk, "İnsanı öncelemeyen, herhangi bir kalkınma gündemi teorik olarak ne kadar başarılı gözükürse gözüksün gerçekçi değildir, başarısız olmaya mahkumdur. Kimseyi geride bırakmama ilkesini benimseyerek, sosyal kalkınmayı herkesi kuşatacak ve her yere ulaşacak şekilde düşünmek zorundayız. Sosyal kalkınma, ancak tüm alt katmanları yani sosyal hizmetler, sosyal yardımlar ve sosyal güvenlik bir arada değerlendirilerek, bütüncül bir sosyal koruma sistemi oluşturulursa tesis edilebilir." diye konuştu.

Selçuk, İslam coğrafyasında birlik ve beraberlik ruhu kuvvetli olursa, sosyal kalkınma ve sosyal adalet sağlanabileceğini vurgulayarak, bu konferansta nüfusu yaklaşık 1,8 milyar olan İslam dünyasına dair evlilik müessesesinin ve ailenin güçlendirilmesi, çocuğun refahı, yaşlılar, engelliler ve özel gereksinimli bireylerle ilgili konularla sosyal kalkınmanın birçok boyutunun konuşulacağını söyledi.

Selçuk, 17 amaç ve 169 hedef içeren 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Gündemi'nin 2015'te kabul edildiğini hatırlatarak, sürdürülebilir kalkınmanın sosyal, ekonomik ve çevresel boyutlarını ele alan 2030 Gündemi'nin toplumun her yaştan tüm kesimleri için, özellikle yaşlılar, engelli bireyler ve çocuklar gibi hassas gruplara odaklanılması çağrısında bulunduğunu belirtti.

"Aile, Toplumun Çekirdeği, Medeniyetin Mayasıdır"

Sürdürülebilir Kalkınma Hedefinin ailelerle güçlü bir şekilde ilişkili olduğunu ifade eden Selçuk, şunları kaydetti:

"Kadınla erkeğin arasındaki evlilik kurumunu, Allah’ın insanlara bir rahmeti ve Peygamber Efendimizin sünneti olarak gören bir ümmetin temsilcileri olarak, aile yapımızı korumak, kadın-erkek ayrımı yapmaksızın herkesin temel insan haklarından, fırsat eşitliğinden yararlanmalarını sağlamak durumundayız. Aile, toplumun çekirdeği, medeniyetin mayasıdır. Ailelerimiz güçlendiğinde, nesiller arası değer ve gelenek aktarımı daha sağlıklı, eğitim sistemlerimiz daha bilinçli, kurumlarımız daha sağlam ve dolayısıyla toplumlarımız daha huzurlu olur. İnsanın sağlıklı gelişimi ve toplumun huzuru bakımından en ideal ortam ailedir. Biz de Türkiye'de daha güçlü aileler oluşturmak için somut adımlar atmaya devam etmekteyiz."

Aile Sosyal Destek Programıyla vatandaşların evlerinde ziyaret edilerek, ihtiyaçlarının tespit edildiğini anlatan Selçuk, aile olmanın, yuva kurmanın sorumluluklarını gençlere aktarmak, ailelerin sorun çözme kapasitesini artırmak amacıyla ülke genelinde eğitim ve farkındalık çalışmaları yürütüldüğünü ifade etti.

Allah'ın bize büyük nimeti, armağanı olan çocukların, geleceğimizin teminatı olduğunu vurgulayan Selçuk, çocukları modern dünyanın yeni tehlikelerine karşı korumak için çalıştıklarını anlattı.

Dünya Çocuk Nüfusunun Yüzde 32'si İİT Ülkelerinde

Selçuk, son tahminlere göre, 2019 yılında İİT ülkelerinin 15 yaş altı yaklaşık 630 milyon çocuğa ev sahipliği yaptığını dile getirerek, sözlerine şöyle devam etti:

"Bu rakam dünya çocuk nüfusunun yaklaşık yüzde 32'sine tekabül ediyor. Çocuklarımıza çatışma ve felaketlerden arınmış bir ortam temin etmek bir güçlüktür. Çatışmalar nedeniyle, yarısı 18 yaşın altında yaklaşık 26 milyon kişi mülteci olmuştur. İşte o mülteci çocuklardan biri, Aylan bebek, tüm insanlığın gözü önünde kıyıya vurduğunda vicdanlarımız sızladı. Ancak, görüyoruz ki, bu trajedik olay da çok çabuk unutuldu. Aylan bebekler bir değil, bin değil, milyonlar. Biz bütün bunlara hep beraber 'dur' demek, tedbir almak durumundayız. Bu güçlükler göz önünde bulundurulduğunda, Türkiye olarak çocuklarımızın aile birliği içinde yetişmesini sağlamak, onları korumak ve onlara daha güvenli bir gelecek sağlamak için uğraşmaktayız."

Ülkemizde yaklaşık 127 bin çocuğun, Sosyal ve Ekonomik Destek Programından yararlandığını belirten Selçuk, yaklaşık 25 bini aşkın çocuğun da koruyucu aile ve evlat edinme modellerinden yararlandığını söyledi.

Selçuk, Türkiye'nin dört bir yanında yaklaşık bin 370 çocuk bakım kurumunda çocuklara hizmet edildiğini anlattı.

Kuşaklararası dayanışmayı ve yardımlaşmayı önemseyen ve büyüklerimize hem inancımızdan hem kültürümüzden gelen kadim değerlerle sevgi, saygı ve sorumluluk çerçevesinde sahip çıkan bir ümmet olduğumuzu belirten Selçuk, şu açıklamada bulundu:

"Yaklaşık 8 milyar nüfusa sahip dünyamızın yüzde 9'u yani nerdeyse 700 milyonu, 65 yaşın üstünde. 2050'de bu oranın yüzde 6'ya yükseleceğini yani 6 kişiden birinin 65 yaşının üstünde olacağı tahmin ediyoruz. Türkiye’de bu değişimden müstesna değildir. 2050'de biz de Türkiye'de her 5 kişiden birinin 65 yaşın üzerinden olacağını öngörüyoruz. Bu bağlamda, 2030 gündemin uygulanmasında, tüm yaş gruplarının toplumsal kalkınmanın aktif unsurları olarak değerlendirilebilmesi ve demografik yapısı değişen nüfuslarımızın ihtiyaçlarına cevap vermek için hazırlıklarımızı hızlandırmamız gerekmekte."

Selçuk, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Eylül 2018'de Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmasında 2019'u Yaşlılar Yılı ilan ederek yaşlılarımıza verdiği değeri uluslararası seviyede bir kez daha gösterdiğini hatırlattı.

Şubat 2019'da ulusal ve uluslararası düzeyde katılımcılarla 1. Yaşlılık Şurası'nın düzenlendiğini belirten Selçuk, Türkiye'de 441 huzurevi, yaşlı bakım ve rehabilitasyon merkezleri ve yaşlı yaşam evleri ile hizmet verildiğini belirtti.

“2019 Yılında Yarım Milyonu Aşkın Engellimize Yaklaşık 1,2 Milyar Dolar Evde Bakım Desteği Sağladık”

Dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 15'inin engelli olduğunu vurgulayan Selçuk, şu ifadeleri kullandı:

"Türkiye'de ise toplam nüfusun yaklaşık yüzde 7'si bir engele sahip. Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerinde 11 kez engelli bireylere ve engelliliğe atıf bulunmasına rağmen, engelli bireyler hedeflerden birçoğuna ulaşmak bakımından dezavantajlı konumdadır. Bu çerçevede, hükümetimizin 2005 yılında Engelliler Hakkında Kanun ile yasal zemini güçlendirerek ilk büyük adımı attığını ifade etmekten gurur duyuyorum. 2007 yılında Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Engellilerin Haklarına İlişkin BM Sözleşmesini imzalamış, sözleşmeyi ilk imzalayan ülkeler arasında Türkiye'nin de yer almasını sağlamıştır. Tüm politikalarımızda olduğu gibi, engellilerimizin de aile odaklı bir yaklaşım sergiliyoruz. Mümkün olduğu surette aileleri yanında bakılmalarını sağlamayı önceliyoruz. Sadece 2019 yılında yarım milyonu aşkın engelli vatandaşımıza yaklaşık 1,2 milyar dolar civarında evde bakım desteği sağladık. Teşvik edici politikalarımız sayesinde kamuda ve özel sektörde engelli bireyler için ayrılan istihdam kotalarının yüzde 84'ünün dolmasını sağladık. 180 bini aşkın engellimizi istihdam ettik. Türkiye’nin genelinde 352 bakım merkezimizde engelli vatandaşlarımıza hizmet veriyoruz. 'Hayaller Engelsizdir' diyerek ülkemizde engellerimize yönelik erişilebilirliğin yaygınlaşması için uğraşıyoruz."

Bakan Selçuk, Birleşmiş Milletler verilerine göre dünyada 820 milyon insanın açlıkla mücadele ettiğini anımsattı.

“Işık Doğudan Yükselir Diyerek 'Gün Artık Işısın' Diyoruz”

Bakan Selçuk, kişi başına geliri en yüksek ülke ile en düşük ülke arasında 386 kat olduğunu dile getirerek, sözlerini şöyle tamamladı:

"İnancımızın bizlere yüklediği sorumluluk duygusuyla hareket etmemiz, sosyal kalkınma alanında yürüttüğümüz çalışmalarımızı, aramızda birliği ve beraberliği pekiştirerek, çok daha iyi seviyelere taşımamız gerekiyor. Unutulmamalıdır ki; bizim en değerli sermayemiz, değerimiz, kıymetimiz insan. İnsanı merkeze alarak, nitelikli insan gücümüzü artırarak, hem sosyal kalkınmayı hem ekonomik kalkınmayı sağlayabiliriz. Burada toplanmış olan bu meclisin, sosyal kalkınmanın farklı unsurları üzerinde yeniden düşünmemize dair bir pencere açtığı muhakkak. 'Işık doğudan yükselir' diyerek sabah ezanlarıyla güne başlayan bu pencereye 'gün artık ışısın' diyoruz. Vaktin İslam coğrafyasının yeniden yükselme vakti olduğuna kalben inanarak Rabbimden, bu konferansa ayırdığınız kıymetli zamanınızın dua olarak kabulünü niyaz ediyorum."

“İİT, Aile Müessesemizin Korunması İçin Önemli Bir Platform”

Toplantıda konuşma yapan İslam İşbirliği Teşkilatı (OIC) Genel Sekreter Yardımcısı Büyükelçi Tarık Ali Bakheet, “Aile kurumu ve evlilik kurumunun korunması, çocuk hakları, yaşlı ve engelli konuları toplantının ana gündem meselelerini oluşturmaktadır. İslam İşbirliği Teşkilatı, aile kurumunun korunması için gayret sarf etmektedir. Buradan, ISESCO’ya çocuğun korunması çalışmasından dolayı takdirlerimi ifade ediyorum. ISESCO, çocukla ilgili 5 toplantı gerçekleştirdi. İİT, aile müessesemizin korunması için önemli bir platform. Sosyal kalkınmayı korumak da biz İİT ülkelerinin en önemli meselesidir.” dedi.

“Toplantıya Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Katılımı Gurur Kaynağımız”

İslami Eğitim, Bilim ve Kültür Organizasyonu (ISESCO) Genel Direktörü Salim Al Malik de toplantıya Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılmasını gurur kaynağı olarak ifade etti. Refah, eşitlik ve sürdürülebilir kalkına hedefi konusuna değinen Malik, İİT üyesi ülkelerde sosyal nedenlerden dolayı 64 binden fazla çocuğun okula gidemediğine dikkat çekti. BM raporunda 2020 yılında 168 milyon insanın insani yardım ve korunmaya ihtiyaç olduğunun yer aldığını söyleyen Malik, “İslam dünyası fırsatları değerlendirerek kuşaklara gelecek vaat etmektedir. ISESCO insan haklarına önem veren çalışmalarını sürdürmektedir. Üye ülkelere desteğimizi sürdüreceğiz. Bugün burada, sosyal kalkınma ile ilgili bir kriter belirlenmeli ve bütün ülkelerde uygulanmalıdır. Kalkınma alanındaki çalışmalarımızı bütüncül hale getirmeliyiz. 2030 hedeflerine ulaşmak için bir vizyon geliştirmeliyiz.” ifadesini kullandı.

Toplantıda konuşan, Nijer First Lady'si Lalla Malika Issoufou ise, “İİT bünyesinde tematik konferanslar marifetiyle çocuk, aile, yaşlı konuları ve engellileri de gözeterek yeni bir yaklaşımı ortaya koyduk. Konferansta dayanışmanın yüzünü gösterme şansına sahip olduk. İslam ümmetini bir araya getiren her adımı takdirle karşılıyoruz. Bugün burada, Müslüman toplumların refahı ele alınacak. Geçtiğimiz yıllarda da kadınların refahı konusunu ele almıştık. Türkiye’de İstanbul gibi güzel bir şehirde bizi ağırladınız. Buradan çağrım; Afrika’yı destekleyelim, çocuk evliliklerinin önüne geçelim.” değerlendirmesinde bulundu.

Açılış konuşmalarının ardından Bakan Selçuk, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hediye takdim etti. Katılımcı ülke bakanları ile aile fotoğrafı çekildi.